Blog

Bedeni Hasarlı Trafik Kazası

Bedeni hasar tazminatı, trafik kazası veya başkaca bir kaza sonucunda bir kişinin bedeninin zarar görmesi(yaralanması) sonucunda ortaya çıkan maluliyeti nispetinde hak kazanılan tazminattır.  Trafik sigortası ya da kasko poliçelerinde yer alan bedeni hasarlara ilişkin teminatlar kapsamında, her yıl belirlenen poliçe limiti üzerinden hesaplanarak yaralı ise mağdura, vefat ise müteveffanın hak sahiplerine ödenen tazminattır. Poliçe üzerinde yazan bedeni hasar teminat rakamı ödenecek üst limittir ve bu limit her sene güncellenir. Kazada yaralanan, sakat kalan kişinin tedavi masrafları ya da ölen kişinin yasal olarak hak sahiplerinin ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin alması gereken miktar bu limit üzerinden hesaplanarak karşılanır. Sakat kalan kişinin sakatlığının derecesinden ya da ölen kişinin vefatından doğan hak mahrumiyetleri her olayın kendi içerisindeki durumuna göre belirlenir. Bu belirleme esnasında birden fazla ölçüt dikkate alınır.
İki taraflı meydana gelen trafik kazalarında kaza geçiren kişilerin mevcut kaza durumunda tazminat, kusur oranına göre hesaplanmaktadır. Örnek vermek gerekirse; %25 (Tali) ya da %75 (Asli) kusur oranı mevcutsa ödeme kusursuzluk oranına göre hesaplanır, fakat sürücü %100 kusurlu ise karşı aracın Sigorta Şirketi herhangi bir ödeme gerçekleştirmez.
Yolcu konumundaki bir kişi her tam kusursuz sayılır. Fakat bu yolcu konumundaki kişiler için de kusur atfedilecek durumlar mevcuttur. Mesela motor da yolcu konumundaki kişinin gerekli ekipmanları takmaması veya otomobildeki yolcu konumundaki kişinin ehliyet kemerini takmaması “Kendi yaralanmasında veya ölümünde kusur” olarak nitelendirir.
Trafik Kazalarında Zamanaşımı; Sakatlanma ve maluliyet olması durumunda zaman aşımı süresi 8 yıl, ölümle sonuçlanan kazalarda ise zaman aşımı 15 yıl olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir kaza da hem yaralanma hem de vefat mevcut ise bu kazanın zaman aşımı her iki taraf içinde 15 yıl olmaktadır.
Sürekli sakatlık tazminatı haksız fiilin tazminine ilişkin husus Borçlar kanununun 41. Maddesinde şu şekilde açıklanır: ‘‘Gerek kasten gerek ihmal ve teseyyüp yahut tedbirsizlik ile haksız bir surette diğer kimseye bir zarar ika eden şahıs, o zararın tazminine mecburdur.’’  
Bununla beraber sürekli sakatlık yani beden gücünde azalmaya ilişkin ise Borçlar Kanunu 46. Maddesinde “Bedensel bir zarara uğrayan kimse, çalışma gücünün tamamını veya bir kısmını yitirmekten ve ileride iktisadi yönden karşılaşacağı yoksulluktan doğan zararını ve bütün masraflarını isteyebilir” şeklinde düzenlenmiştir.
II. Tazminat Başvurusu Nasıl Yapılır
Tazminat üç şekilde alınabilmektedir. Birincisi doğrudan başvuru yoluyla Sigorta Şirketine başvuru yapmak ve Sulhen veya Arabuluculukla çözümlendirmek. İkincisi, Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurarak altı ay ile sekiz ay süreyle sonuçlandırmak. Üçüncü olarak Ticaret Mahkemelerinde dava yoluyla tazminat alınabilmektedir. İzlenen yol ilk olarak sigorta şirketine başvuru daha sonra Sulhen veya Arabuluculukta gerçekleşmemesi halinde sigortanın dava komisyonu olan Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru yapılması şeklindedir.
Kaza sonucu Sigorta Şirketine başvuru yapılırken istenilen belgeler şu şekildedir;
Efor (yaralanma) veya Destekten Yoksun Kalma (ölüm) Tazminatı Başvuru Dilekçesi
Kaza Tespit Tutanağı
İfade Tutanakları
Savcılık Raporu
Epikriz Raporları
Tedavi evrakları
Maluliyet Oranını Belirten Heyet Raporu
Bilirkişi Aktüer Hesaplama Raporu
Sigorta Şirketine başvuru yapıldıktan sonra Sigorta Şirketi yasal süre olan 15 (iş) günü içerisinde dönüş yapmaktadır. Sigorta Şirketinin dönüş yapmaması halinde önce Dava şartı olmamakla birlikte Arabuluculuğa oradan da bir anlaşma sağlanamadığı takdirde Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru yapılmaktadır. Sigorta Tahkim Komisyonuna yapılan başvurular Komisyon'un iş yüküne göre değişmekle birlikte genel olarak 6 ay ile 8 ay arasında sonuçlandırılmaktadır.
Yolcu konumunda olan kişi tek taraflı veya çok taraflı trafik kazasında her zaman tazminat alır. Yolcu konumundaki mağdurun kazadaki kusuru, kendi yaralanmasına veya vefatına sebep olduğu durumlar baz alınarak belirlenir. Örneğin; kask takmaması, emniyet kemeri takmaması gibi..
Mutlak tazminat alınabilmesi için kişinin 1 yıllık tedavi sürecini doldurduktan sonra alacağı Heyet Raporu, Hastane Kurul Raporu ya da Adli Tıp Raporu ile Sigorta Şirketinden Maluliyet Oranı, Kusur Oranı, Yaşı ve Geliri doğrultusunda Aktüerya Hesaplaması yapılarak tazminatını alır.
Sigorta Şirketine dava yolu ile değil başvuru yoluyla Sulhen tazminat talep edilebilir. Ceza Davasında ya da Manevi Tazminat Davalarında uzlaşma Maddi Tazminat yani Sigorta Şirketinden talep edilen tazminata engel olmamaktadır. Çünkü ödemeyi ZMMS kapsamında sigortalı olan aracın Sigorta Şirketi sağlar.
Sigorta Şirketinden doğrudan başvuru yoluyla talep edilen tazminat kalemleri şu şekildedir;
Sürekli İş Görememezlik
Geçici İş Görememezlik
Bakım Bakıcı Tazminatı
Tazminat Başvurusu yapılırken Vefat veya Yaralanma durumu fark etmeksizin dikkat edilmesi gereken hususlar Sigorta Şirketlerinin Genel Müdürlüklerine fiziki başvuru yapılması ve başvuru dilekçesinin ekine eklenecek belgelerin eksiksiz olması son derece önem arz etmektedir. Fiziki başvuru şart değil bir çalışma usulü olarak değerlendirilebilir. Başvuru sigorta şirketlerinin resmi mail adreslerine veya kep adreslerine de yapılabilmektedir.
Mağdurların başvurusu sonucunda aldığı rakamın yeterli olmadığını düşünmesi durumunda ise sigorta şirketine eksik ödeme için tekrar başvuru yapılabilmektedir. Tekraren başvuru neticesinde istenilen miktar alınamazsa Arabuluculuğa, Sigorta Tahkim Komisyonu’na veya Genel Mahkemelerde Dava yoluna gidilebilmektedir.
Her koşulda önce Sigorta Şirketine başvuru yapmak zorunludur. Başvurudan sonraki 15 (iş) gün içerisinde ödeme yapılması veya cevap verilmesi zorunludur. Ödeme yapılmaması ya da cevap verilmemesi halinde Avukatın bir üst yola başvurma hakkı doğmaktadır.
III. Maluliyet Durumunda Süreç Farkı
Yargıtay’ın yerleşmiş İçtihatlarına göre kaza tarihinde yürülükte olan yönetmeliklere göre maluliyet oranını gösteren Heyet Raporu alınması gerekmektedir. Alınan Heyet Raporunun “Erişkinlere Özel Engellilik Yönetmeliği’ne” uygun alınması sürecin aksamaması açısından büyük önem arz etmektedir. Adli Tıp açısından olay sonrası minimum 6-12 ay iyileşme süresi vardır ve bu iyileşme süreleri mağdurun uğradığı zararın derecesine değişiklik göstermektedir. İyileşme sürecinin sonunu beklemeden sürekli sakatlık tazminatı için Sigorta şirketine başvuru yapılmasında herhangi bir fayda bulunmamaktadır. İyileşme süresinin tamamlanması kişinin hangi oranda malul kaldığının tespiti bakımından önemlidir. Ancak geçici sakatlık ve tedavi ve bakıcı giderleri için iyileşme sürecinin bitmesini beklemeye gerek yoktur. Söz konusu başlıklarda zarar meydan gelmiş ve belirlenebilir durumda olduğu için hemen başvuru yapılabilir. Maluliyet Raporlarının Eğitim Araştırma Hastanesinin Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı aracılığıyla temin edilmesi gerekmektedir. Heyet Raporu’nun alındığı hastane, yazıldığı Yönetmelik Sigorta Şirketinde konu dosyayı anlaşma yoluyla çözebilme adına önemlidir.
IV. Kaza Sonrası Bedeni Hasar Tazminatı Nasıl Alınır?
Bedeni Hasar Tazminatı için öncelikle Sigorta Şirketine Başvuru Dilekçesi ve dilekçe ekine eklenecek gerekli evraklarla birlikte fiziki başvuru yapılır. Fiziki başvuruda eklenecek evrakların eksiksiz olması ve doğru
V. Aynı Kazadaki Tazminatlar Farklı Olabilir mi?
2024 yılı için kişi başı Poliçe Limiti 1.800.000 TL’dir. Efor tazminatı veya Müteveffa’nın Hak Sahipleri adına yapılacak olan Destekten Yoksun Kalma Tazminatı ödemeleri, kişinin yaşı, maaşı, maluliyeti ve kusuru baz alındığında değişkenlik göstermektedir.

TRAFİK SİGORTASI POLİÇE TEMİNAT LİMİTLERİ
2024= 1.800.000 TL
2023= 1.200.000-TL
2022= 1.000.000-TL
2022= 450.000-TL (İlk 7 ay)
2021= 430.000-TL
2020= 410.000-TL
2019= 390.000-TL
2018= 360.000-TL
2017= 330.000-TL
2016= 315.000-TL 2015= 298.000-TL

 

KONU İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
17. Hukuk Dairesi         2014/9527 E.  ,  2016/11764 K.

"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca taşımacılar, yolcuya gelebilecek bedeni zararlar için bu Kanunun 17. maddesinde düzenlenen sorumluluklarını sigorta ettirmek zorundadır. Anılan Kanunun 19/son ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları'nın B.8. maddeleri hükümlerine göre, meydana gelen zarar öncelikle taşımacının sorumluluk sigortasından karşılanır. Ancak bu sigortanın hiç yapılmamış olması, yapılmış fakat geçersiz hale gelmiş olması, süresinin bitmiş olması veya meydana gelen zararın bu sigorta teminatlarının üzerinde bulunması halinde teminatların üzerinde kalan kısım için, sırasıyla zorunlu mali sorumluluk sigortasına ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulur.

Bahse konu düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, yasa koyucu yolcuların uğradığı bedeni zararlar bakımından taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı, trafik sigortacısı ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müştereken ve müteselsilen bir sorumluluk öngörmemiş, sıralı bir sorumluluk düzenlemiştir. Başka bir anlatımla, yolcunun uğradığı bedeni zararlar, taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası kapsamında ise bu aracın trafik veya ihtiyari mali mesuliyet sigortacısının sorumluluğu doğmayacaktır. Ancak limit aşımında sırasıyla zorunlu ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacılarının sorumluluğu söz konusu olacaktır.

17. Hukuk Dairesi         2014/9527 E.  ,  2016/11764 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca taşımacılar, yolcuya gelebilecek bedeni zararlar için bu Kanunun 17. maddesinde düzenlenen sorumluluklarını sigorta ettirmek zorundadır. Anılan Kanunun 19/son ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları'nın B.8. maddeleri hükümlerine göre, meydana gelen zarar öncelikle taşımacının sorumluluk sigortasından karşılanır. Ancak bu sigortanın hiç yapılmamış olması, yapılmış fakat geçersiz hale gelmiş olması, süresinin bitmiş olması veya meydana gelen zararın bu sigorta teminatlarının üzerinde bulunması halinde teminatların üzerinde kalan kısım için, sırasıyla zorunlu mali sorumluluk sigortasına ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulur.
Bahse konu düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, yasa koyucu yolcuların uğradığı bedeni zararlar bakımından taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı, trafik sigortacısı ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müştereken ve müteselsilen bir sorumluluk öngörmemiş, sıralı bir sorumluluk düzenlemiştir. Başka bir anlatımla, yolcunun uğradığı bedeni zararlar, taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası kapsamında ise bu aracın trafik veya ihtiyari mali mesuliyet sigortacısının sorumluluğu doğmayacaktır. Ancak limit aşımında sırasıyla zorunlu ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacılarının sorumluluğu söz konusu olacaktır.

 


17. Hukuk Dairesi         2011/10654 E.  ,  2012/4072 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
(ZAMANAŞIMI HAKKINDA)

2918 sayılı KTK.nun 109. maddesinin 1. fıkrasında haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerlerinin, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde,

kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı düzenlenirken, 2. fıkrasında ise, davanın, cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır.


4. Hukuk Dairesi         2021/12166 E.  ,  2022/5381 K.

"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Somut olayda; davacı ..., 19/08/2018 tarihinde gerçekleşen kazada yaralanarak %96 oranında malul kalmış olup,Uyuşmazlık Hakem Heyetince hükme esas alınan hesap raporunda; davacının sürekli iş göremezlik tazminatı 643.299,00 TL, bakıcı gideri olarak 748.209,09 TL olarak hesaplanmış, Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davalı ... şirketinin poliçe limitlerine göre, davacı için 260.874,00 TL sürekli işgöremezlik tazminatı, 360.000,00 TL sürekli bakıcı gideri olmak üzere; toplam 620.874,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı ... şirketi tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince, kaza tarihini kapsayan
Trafik Sigorta Poliçesinde sürekli sakatlık teminatı limiti 360.000,00 TL olduğu, hükmolunan 260.874,00 TL bakiye sürekli iş göremezlik tazminatı ile bu limit tükendiği, sürekli bakıcı gideri zararının da sürekli sakatlık teminatı kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden ve sürekli sakatlık teminatı tükenmiş olduğundan,başvuru sahibinin sürekli bakıcı gideri zararının tazminine ilişkin talebin reddi gerektiği gerekçesi ile bakıcı giderine hükmedilmemiştir.
Kazaya karışan aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan davalı ... şirketi poliçe hükümlerine göre, bedeni zararlarda kişi başına 360.000,00 TL, yine tedavi giderlerinde de kişi başına 360.000,00 TL poliçe limiti ile davacıya karşı sorumludur. Bu iki limit birbirinden bağımsız olup, birinin tüketilmesi halinde sigorta şirketinin poliçeden kaynaklanan tüm yükümlülüklerini yerine getirerek sorumluluğunun sona erdiğinden bahsetmek olanaklı değildir. Kazada yaralanan kişi, maluliyetinin oluşması halinde oluşacak sürekli iş göremezlik zararını bedeni zararlar klozundan, bakıcı gideri, tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik zararlarını ise tedavi giderleri klozundan karşılanmak üzere sigorta şirketinden talep edebilir.

 

SÜREKLİ İŞ GÖREMEZLİK TAZMİNATI

Sürekli Sakatlık Tazminatı; Trafik kazası nedeniyle bedensel zarara uğrayan kişinin vücudunda meydana gelen sakatlık nedeniyle; bakiye ömür, kusur oranı ve maluliyet durumunun orantılanarak hesaplanan tazminata Sürekli Sakatlık Tazminatı denilmektedir.  

6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. maddesinin birinci fıkrası; “ Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmünü amir olup aynı Kanunun 54. maddesinde bedensel zararlar içinde tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ile ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar sayılmıştır.
TTK’nın Doğrudan Dava Hakkı başlıklı 1478’nci maddesi “Zarar gören, uğradığı zararın sigorta bedeline kadar olan kısmının tazminini, sigorta sözleşmesi için geçerli zamanaşımı süresi içinde kalmak şartıyla, doğrudan sigortacıdan isteyebilir.” hükmü gereği, trafik kazası sonucu ortaya çıkan sürekli ve geçici iş göremezlik zararı, tedavi gideri ile bakıcı giderinin sigorta teminatı kapsamındadır. 
Yargıtay Hukuk Daireleri tarafından verilen kararlarda, Türk Borçlar Kanununun 54. maddesinde “bedensel zararlar”; ‘‘tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalması ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, bakıcı gideri ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar’’ olarak açıklanmış, yine aynı Kanunun 55/1 maddesinde ise, destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararların, bu kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanacağı ve kısmen veya tamamen rücu edilmeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemelerin, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemeyeceği, zarar ve tazminattan indirilemeyeceği ve hesaplanan tazminattan, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile indirim veya azaltma yapılamayacağı hüküm altına alınmıştır.
Trafik kazası sonucu yaralanma halinde tazmini gereken zarar kapsamına nelerin gireceği 6098 Sayılı Yeni Borçlar Kanun’un 54. maddesi bedensel zararların kapsamını şu şekilde tayin etmiştir. “Bedensel zararlar özellikle şunlardır:
Tedavi giderleri.
Kazanç kaybı.
Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. (Sürekli Sakatlık Tazminatı)
Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.”
olarak sayılmıştır. görüldüğü üzere Sürekli Sakatlık Tazminatı bedensel zarar olarak sayılmıştır. 
Tahkim Usulü ve Yargılama Esasları
5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 30. maddesi çerçevesinde Sigorta Tahkim Komisyonu oluşturulmuştur. Komisyonun amacı, sigorta ettiren veya sigortadan menfaat sağlayan kişiler ile komisyona üye sigorta kuruluşları arasındaki sigorta sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların basit ve ivedi bir şekilde çözüme kavuşturulmasıdır. Taraflar arasında aksi kararlaştırılmadıkça veya ek süreye muvafakat edilmedikçe tahkim hakemleri, Kanunda belirtilen süre sınırları içerisinde dosyayı çözüme kavuşturmakla yükümlüdür. Ancak tahkime başvurabilmek için bir takım şartların birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.
Bunlar; İlgili Sigorta Şirketinin Tahkime Üye Olma Koşulu: Uyuşmazlığın Tahkim Komisyonunda çözümlenebilmesi için ihtilafa düşülen Sigorta Şirketinin Komisyona üye olması gerekmektedir. Sigorta şirketi komisyona üye değil ise sigorta ettiren veya sigortadan menfaat sağlayan kişiler sigorta şirketleri aleyhine Tahkime başvuramazlar. Ancak Sigortacılık Kanunun 30 maddesi hükümüne göre, kanunen zorunlu tutulan sigortalardan kaynaklanan tahkim sistemi kapsamındaki ihtilaflar için, sigorta şirketi sigorta Komisyonuna üye olmasa bile, hak sahipleri tahkim usulünden faydalanabilir.
Uyuşmazlık Konusu Riziko, Üyelik Tarihinden Sonra Gerçekleşmiş Olmalıdır.
Sigorta şirketlerinin komisyona üye olma durumu zorunlu olmayıp sigorta şirketlerinin tasarrufuna bırakılmıştır. Buna göre üye olmayan şirketler aleyhinde zorunlu sigortalar haricindeki sigortalar açısından Tahkime başvuru yapılamaz. Buna karşılık ihtilafa düşülen sigorta şirketi Tahkim Komisyonuna üye olsa dahi rizikonun gerçekleşme tarihi, sigorta şirketinin üye olma tarihinden sonra olmalıdır. Başka bir anlatımla kaza tarihinde  ilgili sigorta şirketinin komisyona üye olması gerekli ve zorunludur. Aksi halde Tahkim uyuşmazlığın çözüm yeri olamaz.
Güvence Hesabının Taraf Olduğu Uyuşmazlıklarda Tahkime Başvurulabilir. 
Sigortasız araçlar ile kazaya sebebiyet veren aracın tespit edilememesi durumunda muhatap bir sigorta şirketi olmadığından Güvence Hesabının taraf olduğu kabul edilir ve aleyhinde dava yoluna gidilebileceği gibi Tahkime de başvuru yapılabilir. Ancak Güvence Hesabına yalnızca kanun ve ilgili mevzuat gereği zorunlu kılınan sigortalar açısından başvuru yapılabilir. Güvence Hesabı zorunlu kılınan ancak yapılmamış sigortaları teminat altına almakla yükümlüdür. Söz gelimi Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası) zorunlu bir sigortadır ve aracın trafik sigortasının olmaması durumunda Güvence Hesabına başvuru yapılabilir.
Sürekli Sakatlık Halinde Başvuru Sahibinden Talep Edilen Belgeler
Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik ve Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik doğrultusunda hazırlanan sağlık kurulu raporu,
Epikriz Raporu,
Genel adli muayene raporu,
Tüm tetkik ve tedavilere ilişkin raporlar,
Mağdura ait kimlik belgesi fotokopisi,
Kaza raporu, varsa bilirkişi raporu veya keşif zaptı veya mahkeme kararı,
Mağdura ait kaza tarihi itibarıyla son gelir durum belgesi,
Hak sahibine ait banka hesap bilgileri (banka – şube adı, Iban numarası),
Sağlık verilerine erişim, işleme ve aktarım konusunda mağdur tarafından verilen açık rıza beyanı.
Ölüm Halinde Hak Sahibinden Talep Edilen Belgeler:
Kaza Raporu, varsa Bilirkişi Raporu, keşif zaptı veya mahkeme kararı,
Veraset ilamı,
Ölüm belgesi ve ölü muayene otopsi raporu,
Anne ve baba bilgisini de gösterir güncel vukuatlı nüfus kayıt örneği,
Ölen kişiye ait kaza tarihi itibarıyla son gelir durum belgesi,
Hak sahibine ait banka hesap bilgileri (banka – şube adı, Iban numarası).
Yukarıdaki şartların birlikte gerçekleşmesi durumunda ilgili sigorta şirketine başvuru yapılır. Sigorta Şirketi başvuruya 15 gün içerisinde yazılı cevap vermez ise veya verilen cevap talebi karşılamazsa hak sahibi Tahkime başvuru yapar.
Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti 4 ay içerisinde dosyayı karara bağlamak zorundadır. 4 aylık süre içerisinde dosyada karar verilememesi durumunda ilgili komisyon tarafından taraflardan ek süre talebinde bulunabilir. Taraflar ek süreye muvafakat ederse hakem ek süre içerisinde dosyayı karara bağlamak zorundadır. Ancak yasal süre içerisinde dosyanın bitirilememesi ve tarafların süreye muvafakat etmemesi durumunda dosya mevcut delil durumu ile karara bağlanır. 
Sigorta tahkim komisyonun usulden ret işlemleri maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden başvurusu usulden ret edilen hak sahipleri tekrardan Tahkim Komisyonuna başvuru yapabilirler. Ancak Tahkim Komisyonun esastan ret kararları maddi anlamda kesin hüküm teşkil edip hak sahipleri başvurunun reddi halinde yeniden başvuru yapamazlar.
KİMLER SÜREKLİ İŞ GÖREMEZLİK TAMİNATI ALABİLİR

Trafik kazası sonucu kişinin bedensel olarak malul kalması durumunda aldığı tazminata sürekli sakatlık tazminatı denilmektedir. Bu tazminat, trafik kazasında malul kalan her şahsa tanınmıştır. Ancak kişinin ergin olmaması durumunda tazminat hakkı velayet sahibi anne ve babadadır. Kişi vesayet altında ise tazminat vesayet makamı tarafından talep edilebilecektir.
Sakatlık Tazminatı; Sürekli İş Göremezlik Tazminatı, Geçici İş Göremezlik Tazminatı, Bakıcı Gideri ve Tedavi Giderleri olmak üzere ayrılmaktadır. Buna göre malul kalan kişi bu tazminatları Tam Kusurlu Olmamak (Trafik Kazalarında Kusur Oranı) kaydıyla aracın sigortasından talep edebilmektedir. Kişinin tam kusurlu olması durumunda ise Hiç Kimse Kendi Kusurundan Faydalanamaz ilkesi gereği tazminat hakkı bulunmamaktadır.
Nitekim TTK’nun Doğrudan Dava Hakkı başlıklı 1478’nci maddesi “Zarar gören, uğradığı zararın sigorta bedeline kadar olan kısmının tazminini, sigorta sözleşmesi için geçerli zamanaşımı süresi içinde kalmak şartıyla, doğrudan sigortacıdan isteyebilir.” hükmüne amirdir. Görüldüğü üzere trafik kazalarında sakatlık tazminatı aracın sigorta şirketinden de talep edilebilmektedir.
SÜREKLİ İŞ GÖREMEZLİK TAZMİNAT HESAPLAMASI NASIL YAPILIR
Sürekli Sakatlık (Sürekli İş Göremezlik) Tazminat Hesaplanması belirli şartlar dahilinde tespit edilir. Kalıcı sakatlığı gerçek zarar ilkesine uygun şekilde hesaplanabilmesi için kişinin kazadaki kusuru, maluliyet durumu, bakiye ömrü, aldığı ücret gibi etmenlerin göz önüne alınarak yapılması gerekir. 
Sürekli sakatlık tazminatı, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca belirlenen ilkeler çerçevesinde zarar gören kişinin bireysel özelliklerine göre hesaplanır. Bu tazminat;
Tazminat, toplu para şeklinde ödenir.
Hesaplamalarda ölüm tablosu olarak TRH 2010 tablosu dikkate alınır.
Hesaplamalarda iskonto oranı (teknik faiz), % 1,8 olarak dikkate alınır.
Belgelendirilmiş olması durumunda, hesaplamalarda ölen kişinin vergilendirilmiş geliri dikkate alınır. Vergilendirilmiş gelir tutarı için herhangi bir belge sunulamaması durumunda hesaplama, asgari ücret kullanılarak yapılır. Aynı kriterler pasif dönem hesaplamasında da geçerlidir. Aşağıdaki tabloya göre maluliyet oranının denk geldiği aralıktaki katsayı nispetinde asgari net ücret dikkate alınarak bakıcı gideri hesaplanır. Bakıcı tutulduğunun belgelendirilmesi durumunda asgari brüt ücret hesaplamalarda dikkate alınır.
Sürekli sakatlık, bakıcı gideri, geçici iş göremezlik ve tedavi giderleri kazaya karışan aracın sigortasından talep edilebilmektedir. Ancak bu tazminatların sigorta şirketinden tahsil edilebilmesi için şirkete müracaat yapılması gerekmektedir. 
Gerçek Zararın Tespiti ve Sigorta Şirketinin Sorumluluğu : Trafik kazasında meydana gelen zararların tespiti amacıyla bir takım hesaplama metotları kullanılmaktadır. Bedensel Zarar (Yaralanma) halinde iş göremezlik tazminat hesabı; hak sahibinin kusuru, aldığı ücret, bakiye ömür ve maluliyet oranının birlikte değerlendirilmesi sonucunda tespit edilir. Ölüm halinde ise destekten yoksun kalma tazminatı; müteveffanın hayatta iken aldığı ücret, bakiye ömür, kusur oranı, destekten yoksun kalanların destek payları ve destek yıllarının çarpımı sonucunda elde edilir.
Zarar görenin veya müteveffanın herhangi bir işte çalışması durumunda tazminat hesabında kişinin aldığı en son brüt ücret üzerinden hesaplama yapılır. Kişi herhangi bir işte çalışmıyor veya çalıştığı halde bunu ispat edemiyorsa veya SGK kaydı yok ise burada tazminat hesabı asgari ücret üzerinden yapılır. Ayrıca hak sahibi tazminat hesabının asgari ücret üzerinden hesaplanmasına muvafakat ediyorsa tazminat hesabında asgari ücret hükme esas alınır. Ancak Yargıtay gerçek zararın araştırılması gerektiği kanaatindedir. Nitekim kişi çalışmıyor olsa bile ilerde iş sahibi olma durumu nazara alınarak ve alacağı emsal ücret araştırılarak tazminat hesabı yapılması yönünde kararlar verilmiştir.
İş göremezlik tazminatı ile Destekten Yoksun Kalma tazminatı TRH 2010 Yaşam Tablosu ve PMF 1931Yaşam Tablosuna göre yapılabilmektedir. TRH 2010 Yaşam Tablosu Türkiye’nin ortalama bakiye ömür değerlerine daha yakın olduğundan Yargıtay hesaplama yöntemi olarak bu tabloya göre hesaplama yapmaktadır. 
 İş Göremezlik Tazminat Hesaplaması: Yaralanma halinde iş göremezlik tazminat hesabı, hak sahibinin kusuru, aldığı ücret, bakiye ömür ve maluliyet oranının birlikte değerlendirilmesi sonucunda elde edilir. Buna göre iş göremezlik tazminat hesabının yapılabilmesi için bazı verilere ihtiyaç duyulmaktadır.
 Trafik Kazalarında Kusur Oranının Tespiti: Her türlü trafik kazasında kusur oranı tespit edilerek tazminat hesabı yapılır. Tek taraflı trafik kazalarında (hak sahibi yolcu ise) sürücünün kusur tespiti yeterli iken çift taraflı veya zincirleme trafik kazalarında kazaya karışan tüm araçların kusuru tespit edilerek tazminat hesaplanır.
Tazminat Hesabı İçin Gelir Durumu: Yaralamalı trafik kazalarında, hak sahibinin gerçek kazancı baz alınarak tazminatın kapsamı tespit edilmektedir. Ancak kişinin gerçek bir kazancı yok ise veya kazancı olduğu halde bu kazancına ilişkin gelirini belgeleyen herhangi bir resmi belge (maaş bordrosu, vergi levhası, v.s.) bulunmadığında bu durumda genel kabul görmüş Yargıtay Kararları gereği maluliyet hesabı için yapılacak hesaplamalarda asgari ücret dikkate alınmaktadır.
KONU İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
KONU İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
4. Hukuk Dairesi         2022/8165 E.  ,  2022/9827 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
4. Hukuk Dairesi         2022/9003 E.  ,  2022/10534 K.

"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.